Adnan Kılıç'tan Elazığspor'a Jest
Elazığspor Adnan Kılıç'ın düzenlediği moral yemeğinde bir araya geldi
Elazığspor Eski Yöneticisi ve Mustafa Temizer Parkı İşletmecisi Adnan Kılıç, Elazığspor Yönetim Kurulu, Teknik Heyet ve Futbolculara, hem Torku Konyaspor Maçı’nda alınan galibiyet hem de birlik beraberliği pekiştirmek amacıyla moral yemeği tertip etti. Saat 13.30’da Mustafa Temizer Parkı Aile Çay Bahçesi’nde düzenlenen yemeğe, Elazığ Belediye Başkanı Süleyman Selmanoğlu ile Belediye Başkan Yardımcısı Atik Birici de katıldı. Oldukça samimi bir ortamda gerçekleşen yemek sonrası Elazığspor Başkanı Selçuk Öztürk basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Başkan Öztürk, merak edilenleri cevapladı. Başkan Öztürk’ün açıklaması şöyle;
“Son kez Sanica Boru’yla görüşecez!”
“Şehir dışında olmam ve maçlardan dolayı bayağı ayrı kaldık sizlerden. Sağolsun işadamımız ve Belediye Meclis Üyemiz Sayın Adnan KILIÇ Bey sizlerle bizi burada misafir etti. Ona da teşekkür edelim. Sağolsun, varolsun. Sanica Boru ismini değiştirmemiz için kongre yapmamıza gerek yok. Biz artık şirket olduğumuz için, şirket yönetim kurulundan alacağımız bir kararla kaldırabiliyoruz. Bu hafta yayıncı kuruluş dikkat ettiyseniz Elazığspor olarak anons etmeye başladı. Biz son kez Sanica Boru Yönetim Kurulu ile ben bir görüşme yapacağım. Eğer sponsor olmayacaklarını belirtirlerse Sanica Boru ile artık bağımız kalmadığını ilan edeceğiz. Ama son birkez görüşelim.”
“Takım ruhunu yakaladık”
“Oynanmamış maç konusunda yorum yapmıyorum. Ama Fenerbahçe Maçı’nda 7 puanda olmamızın bir rahatlığı üstümüzde olacak. Torku Konyaspor Maçı’nda mağlup olsaydık farklı bir atmosferle maça gidecektik. Daha rahatız. Birde kadromuza yeni kattığımız oyunculara dikkat ederseniz, genel futbolcu yapısında vardır. Büyük maçlarda farklı bir enstrümantal çalarlar. Büyük maçlarda kendimizi göstermek için ciddi mücadele edeceğiz. Bir de artık takım ruhunu yakaladık. Elimizden gelenin en iyisini yapacağız.”
“Akhisar bizi ezecek bir takım değil”
“4 haftada 7 puan aslında beklenecek bir puandı bana göre yine oynadığınız takımlar belli. Ben Akhisar Maçı’ndan muhakkak puanla döneceğiz diye hesaplamıştık. Biliyorsunuz o zaman bir arkadaşımızın iyiliği yüzünden 7 tane oyuncumuzun lisansını çıkaramadık. Biz Kayseri ve Konya Maçı’ndaki kadromuzla çıksaydık Akhisar Maçı’ndan puan alırdık. Yani Akhisar bizi 3-1 yenecek ve ezecek bir takım değil. Ama bizim orada bir bahtsızlığımız oldu.”
“Sollied’i Elazığ’a getirmek kolay değil”
“Transferlerle ilgili olarak geçen sene olduğu gibi hemen hemen 18 Süper Lig Kulübü’nün içerisinde en tasarruflu davranan kulüplerden biriyiz. Rakiplerimizle kıyas yaptığınız zaman bazı rakiplerimizin 3’te 1 oranında harcadığı bir transfer ücretiyle biz yolumuza devam ediyoruz. Orada biz uygun, makul ve mantıklı hareket ederek iyi bir takım kurduğumuza inanıyoruz. Bu takımı kurarken de bizi kabul eden Trond Hoca’ya ve Herman’a teşekkür ediyorum. Trond Sollied gibi bir adamı Anadolu’nun bu güzide şehri Elazığ’a getirip antrenör yapmak kolay değil. Başarılı olur veya olmaz onu tartışmıyorum. Elazığspor 2 maç aldı havaya girdiğimizden değil. Belki yarın başarısız olacak ve yollarımızı ayıracağız o ayrı bir konu. Böyle bir antrenörü Elazığ’a kazandırdığımız için ben mutluyum.”
“Ben yönetmenim, siz senarist!”
“Ben Trond Hocamızı iki yerde takdir ettim. Birincisi ilk transfer görüşmelerimizde ‘Dedim transfer politikanız nedir?’ cevabı şu oldu. ‘Ben 30 yıllık hocayım. Hiçbir yönetime, başkana ben şu futbolcuyu istiyorum demedim. Dememde. Ben yönetmenim siz senaristsiniz. Ben size istediğim bölgeyi söylerim. O oyuncunun özelliklerini söylerim, gidip bulmak getirmek sizin işiniz. Oynatmak benim işim.’ Ve transfer politikamız böyle oldu. Bize direkt bize bir isim söylemedi. Akhisar’la işi bittikten sonra Gekas’la bir irtibat içerisine girdik. Osman Bey kardeşimizi Gekas için gönderdik. Vitolo ve Habip Sow’u oradan görüşmeler neticesinde aldık. Yani hocamız bu ikinci oyuncuyu alın demedi. İkincisi Akhisar Maçı’ndan sonra dedim ki hocam kim kötüydü kim iyiydi. Sonuçta 3–1 mağlup olduk. Cevabı ne oldu? “Sahanın en kötüsü ben ve Herman, herkes iyiydi.” dedi. Bu bir objektif bakış açısı. Ben orada hocayı ikinci kez takdir ettim. Bende Akhisar Maçı akşamı dedim sonuna kadar arkandayım, bu işi beraber yürüteceğiz. Bu şekilde başarılara imza atarak yolumuza devam ederiz.”
“Şehir milliyetçiliği yaptık!”
“Sonuçta biz ve ailem futbolun içinden gelen insanlar değiliz. Ben futbolu bilmek zorunda da değilim. İşimde değil bu benim. Biliyorsunuz biz Elazığspor’a maalesef o başıboşluk kalmışlıktan kurtarmak, şehrimize nasıl bir faydamız, olur, taraftarlarımıza bu memlekette yaşayan insanlarımıza nasıl bir faydamız olur, sonuçta biz Elazığ’da büyüdük. Elazığ’da para kazandık. Çantamızı alıp gitmedik Elazığ’dan. Nasıl bir dönüşümüz olur düşüncesiyle Elazığspor’a sahip çıktık. Ben futbolun içinden gelen bir adam değilim. Sadece şehir milliyetçiliği yaptık. İyikide yapmışız, pişman da değiliz. Ama zaman içerisinde bu işi öğreniyoruz. Bizde bir çıraklık döneminde geleceğiz tabi ustalık dönemine girerken, ha bugün usta olduk demiyorum. Ama ne yaptık bu sene ciddi bir ekip kurduk. Arkadaşlarımız daha profesyonel çalışıyor. Bu işi özveriyle, kendine güvenerek, dürüst, namuslu, şerefli yapan arkadaşlarımızla yürütüyoruz. Bu işleri başarmamızda yardımcı olan Genel Menajerimiz Özgür Bey’e, Sportif Direktörümüz Yasir Bey’e, Futbol Şubemizdeki Zafer Bey’e, Trond Hoca’ya ve bizi tercih edip gelen futbolcularımıza teşekkür ediyorum. Scout Hocalarımız Osman ve Bülent Güllü’ye çok teşekkür ediyorum. Yönetim Kurulu arkadaşlarımı da sonsuz teşekkür ediyorum. Sistem yavaş yavaş oturuyor. Ben bu konuşmaları 2 galibiyet aldık diye anlatmıyorum. Ben yenilsekte çıkıp konuşan bir adamım. Ben düz bir adamım. ”
“Kombine bilet bizim için hüsran!”
“Elazığspor’un Atatürk Stadyumu kritik süreçlerin haricinde ne zaman dolmuş. Bu Bank Asya’da da aynıydı, 2. Lig’de de aynıydı. 13 Bin kişilik kapasitemiz var. Biz hiçbir zaman dolduramamışız. Ya Elazığspor düşmeye oynarken dolmuş. Dikkat edin hep düşmeye oynarken dolmuş. Kardeşim çıkarken gelin doldurun stadı. Diyorsanız biraz tökezleteyim takımı, yine alta doğru düşürelim. Öylemi yapmamız lazım. Kombine bilet bizim için büyük bir hüsran. Ben şöyle düşünüyorum. Karabük Maçı 3 bin civarında seyircimiz vardı. Konya Maçı’nda 2000-2500 arttı. Yani ben bu konunun zaman içerisinde oturacağına inanıyorum. Bilet fiyatlarına gelince; geçen maç kale arkaları 15’ti 10 yaptık. Taraftarımız dan şunu istiyoruz biz. Maratonumuz kaç lira 25. Yani o kadar da bize yardımcı olsunlar. Yani inanın şu Atatürk Stadı’ndan dolayı 200 milyara yakın AKSA’ya elektrik borcumuz var. Hergün tehdit alıyoruz. İşte şu maçta keseceğiz diye. 400 milyara yakın sosyal tesislerimizin elektrik borcu vardı, 15 senedir yatırılmamıştı geldik biz temizledik.”
“Hep ilklerin adamıyız!”
“Bu alttan ısıtma da bize çok ciddi bir mali külfet getirdi. 3 ay çalışıyor ama yaklaşık 100–140 milyar elektrik parası geliyor. Yani şimdi topladığınız zaman bugün burada 150’ye yakın güvenlik personelinin ücreti var. 600 Emniyet mensubu arkadaşlarımızın yemeğini karşılıyoruz. Burada çalışan arkadaşlarımızın maaşları var. Çimin bakımı çok maliyetli bir iş, yani bunlar hiç görülmeyen giderler. Yani biz de biletleri böyle yapacağız ki, birde cebimizden kalkıpta stada da para harcamayalım. Rica ediyoruz. Yani bunda da taraftarımız bize yardımcı olsun, bir de süper ligdeyiz yani. Stadyum gelirinden 3 lira paramız arttı. Kulüpte şuan altyapıda 33 tane çocuğumuzu yediriyoruz, içiriyoruz, yatırıyoruz. Elazığspor tarihinden belki ilktir. Bakın hep ilklerin adamıyız. Bu çocukları 300’e yakın sporcunun içerisinden tarama yaparak Elazığ’a davet edip seçmişiz. Bunların içerisinden Diyarbakır’ı, Siirt’i, İzmir’den, İstanbul’dan geleni var. Bunlar bir başarıdır. “Hep vız vız bal yok” işte altyapıda biz 33 tane insana orada 3 öğün yemek çıkarıyoruz.”
“Türkiye Kupası’na asılacağız!”
“Ziraat Türkiye Kupası’nda bir hedef koyacağız. Geçen yıla oranla rahatlıkla 2 tane 11 çıkarabiliyoruz. Geçen sene kritik bir süreçteydik. İlk yarı özellikle yedek kulübemiz çok zayıftı. Ben o zaman Yılmaz VURAL’a asılmayalım dedim. Bu sene asılacağız hem yedek kulübem güçlü hemde bizim için önemli.”