Coşkun Bulut

Perde arkasını görebiliyor muyuz?

Coşkun Bulut

Her gün hayatımızda farklı olaylarla karşılaşıyoruz. Bazen gülüyor bazen ağlıyoruz. Acaba güldüğümüz olaylar mı bize daha çok fayda sağlıyor yoksa ağladıklarımız mı?

İnsan asıl yurdunun ahiret olduğu bilinciyle yaşarsa olayların perde arkasını görmeye başlayacaktır. Ya Allah’tan korkacaktır, hiçbir olay karşısında etkilenmeyecektir ya da Allah’tan gafil yaşayacaktır, her olay karşısında titreyecektir. Kâmil imana sahip insanlar ölümden dâhi korkmamışlar sadece korktukları tek gerçek amelleri olmuştur. Hakka’l yakîn derecesinde biliyoruz ki ölüm gelecektir ve ahiret yurduna yani asıl vatanımıza göç edeceğiz. Elbette insanız, kuluz ve hata yapmaya meyilliyiz. Tabii bu bilerek hata yapmak anlamına gelmiyor. Hata yapabileceğimiz gerçeğini bilmek, hata yapınca da bütün noksanlardan münezzeh olan, şanı büyük, bütün günahları dilerse bir anda silen, eşi, benzeri olmayan Allah’tan (c.c) bağışlanma dilenmemiz gerektiği hakikatine işaret ediyor. Nasuh tövbesi ile… Hatadan dönmek demek: onu unutmak, bir daha onu hatırlamamak demektir. Yani bir daha o günahı işlememeye azmetmek, pişman olmak, ona bir daha dönmemek ve ER-RAHİM olan Allah’tan yalnız medet ummaktır. Er-Rahim (c.c) diyorum evet… Cenab-ı Allah’ın (c.c) Er-Rahman ismi dünyadaki bütün kullarına tecelli eder; oysaki Er-Rahim ismi celilesi sadece mü’minlere tecelli eder. Bu hakikatle her daim Allah’a (c.c) yönelmeliyiz.

Peygamberimiz (s.a.v) bir hadisinde buyuruyor: “Lezzetleri tahrip edip acılaştıran ölümü çok zikrediniz.”  Peki, biz bu hakikate hayatımızda ne kadar yer verdik. Şöyle bir düşününce kendi adıma söylemek istiyorum: mezarlığa, hastaneye gidince… Başka? Pek hatırlayamıyorum galiba. Yukarıda da belirttiğim gibi ahirete gideceğimiz vâki bir hakikattir. Rahman ve Rahim olan Allah’ın (c.c) rahmeti o kadar büyük ki biz gaflete düştüğümüz an Allah (c.c) bize musibetlerle veya belalarla ölüm hakikatini hatırlatıyor. Bu musibetler mü’minler için (sabrederse) kurtuluş vesilesidir. Hem günahlarına kefaret olur inşallah hem de hakikati hatırımıza getirerek, gafleti izale etmesi cihetiyle büyük bir nimettir. O hâlde bizim için şer gibi görünen hakikatin aslında bizlere rahmet olduğunu unutmamalıyız. Bu durumda Allah’a (c.c)  karşı şikâyetçi değil belki minnettar olmalıyız. Mesela deprem, covid-19… Bunun gibi adını sayamayacağımız binlerce musibete duçar kalmış olsak bile.

Unutmayalım ki; her zaman sabreden, yaratıcımız olan Allah (c.c) hakkında hüsnü zan besleyen, ona hakkıyla kulluk etmek için var gücüyle çalışan mü’minler inşallah kazanacaktır.

Yazarın Diğer Yazıları